10 Eylül 2014 Çarşamba

Vodafone Türkiye CEO’su Gökhan Öğüt ile Görüşmemizden Notlar

“Türkiye’deki herkese ilham vermek için çalışıyoruz”

30 Nisan 2014 Çarşamba günü, saat 14.00’te Vodafone Türkiye CEO’su Gökhan Öğüt ile keyifli ve dolu dolu geçen 1 saatlik bir toplantı gerçekleştirdik.Katılan arkadaşlarıma tekrar teşekkür ederim.
P&G ve Danone geçmişi olan Gökhan Bey’in “pazarlama mühendisi” olarak anıldığını okumuştum. 19 yıllık çalışma hayatının ardından CEO olmuş kendisi. Bizim için ilham verecek bir sohbet olacağını tahmin ediyordum.
Okul kulüplerinde aktif olmanın öneminin altını çizdi ve bizi tebrik etti. Özellikle yönetim kurulu üyesi arkadaşlara, “Aslında sizler de bir şirket yönetiyorsunuz...”, dedi. Bu deneyimin çok önemli olduğunu vurguladı ve, kendi yaptığının da çok farklı olmadığını söyleyerek sözlerine devam etti Gökhan Bey.
Boğaziçi Üniversitesi yıllarını anımsayarak, kendi hayatından örnekler verdi. Spor Kulübü’ndeki aktifliğinden ve girişimlerinden bahsetti. Ayrıca ilk iş teklifini de kulüp çalışmaları aracılığıyla aldığını söyledi. Bilgisayarla tanışmasını ve Mac öğrenmesini de bu kulübe borçlu olduğunu anlattı. Yapmış olduğu çalışmalardan duyduğu gurur Gökhan Bey’in cümlelerinden belli oluyordu.
Gökhan Bey, iş görüşmeleri için de bizlere önemli ipuçları verdi. İş görüşmelerinde kendini karşındaki kişiye doğru şekilde anlatabilmenin önemini vurguladı. Ardından, “Staj yapın. Hem de farklı alanlarda yapın.”, dedi. Kendisi de yaptığı bir staj sonrasında endüstri mühendisliği yapamayacağını anladığını farkettiğinden bahsetti.

Gökhan Bey, bizlere görüşmemiz boyunca çeşitli mesajlar verdi. Bunlardan bazıları:
-“Şansınızı zorlayın! Kendinize birtakım kapılar açıp, şansınızı zorlamaya devam edin!”
- “Ne yapıyorsanız; istekle ve şevkle yapın!”
- “İşe yeni bile başlamış olsanız, sanki kırk yıldır çalışıyormuşcasına hareket edin!”
- “Hiçbir şeyin doğrusu ya da yanlışı yoktur.” (No need to judge, there is no right or wrong.)
- “Rekabeti sev!”
- “Her krizde bir pozitif nokta vardır.”
- “Risk almadan başarı beklenemez.”

CEO olma yolunda iyi bilinmesi gereken donanımlardan bahsetti. Bunları sırasıyla aktardı: (1) Pazarlama, (2) Satış, (3) Operasyon.
Kendi profesyonel yaşamından örnekleri bize anlattı. Sadece pazarlamada kalmamış. Farklı pek çok departmanda çalışmış. “Operasyon bölümüne de girdim ve orada iyi ki de Endüstri Mühendisliği bölümünde okumuşum.”, demiş.
Toplantının en can alıcı noktasını sizlerle paylaşmak istiyorum. Gökhan Bey’in bize yönelttiği bir soru hepimizin duraksamasına sebep oldu. Soru şuydu; “Kaçınız Vodafone hattı kullanıyorsunuz?” Ne var ki, hiç böyle bir soruyla karşılaşacağımızı düşünmemiştik. Aramızdan sadece bir kişi elini kaldırdı ve toplantıya 8 kişi katılmıştık. Gökhan Bey’in tepkisi esprili bir şekilde oldu. Basit bir hesapla %12,5’imizin Vodafone kullanmakta olduğu ortaya çıktı. Halbuki Vodafone’un piyasadaki durumu en başında bile %18’miş. Bize kendimizi sorgulattı. Ek olarak da piyasa payını CEO’luğa geldiğinden beri %32’lere laştırdığının da altını çizdi.
Gökhan Bey, çalıştığı her işte yeni birşeyler öğrendiğini ve bunun için ne gerektiyse yaptığını söyledi. P&G, Pringles ve iLab gibi farklı sektörlerden şirketlerde çalışmış olmanın ona katkılarından bahsetti. Ayrıca başarıya ulaşmak için ‘corporate’ (kurumsal)bir insan olmanın gerektiğinin altını çizdi.
Gökhan Bey, Danone’da ve Vodafone’da yapmış olduğu işi ‘turn around yaratmak’ (dönüşüm yaratmak) olarak adlandırıldığını söyledi. Düşüşte olan bu şirketleri, iş stratejileri ile dönüşüm yükselişe geçirmiş. Hatta, Vodafone’un küresel krizde Türkiye’de gösterdiği başarı, London Business School’da örnek vaka olarak okutulmaya başlanmış.
“Unutmayalım ki herşey para değil, ciro ve kar değil!”, dedi. Yapılan işin bir misyon çerçevesinde olmasının gerekliliğinin altını çizdi. Örneğin; “kadınlar kazansın”, “çocuklar için yoğurt”, vb. başarılı girişimlere imza atılmış.Özetle, yapılan iş toplumlara ve insanlığa fayda sağlamalıdır.
Gökhan Bey, bir ürünün satılması için anahtar olan temel noktaları bizlere açıkladı. Bunlar: (1) Ürünün iyi olması, (2) İyi tanıtım (ürünün varlığından haberdar etmek), (3) Hedef kitle.
Vodafone Türkiye’nin başarılı olduğunuve gitgide gelişmekte olduğunu anlattı. Mağaza sayısı hızla artırılmış. 700 mağazayı 1200’e; 10.000 alt mağaza da 14.000’e çıkarılmış. Ayrıca, Türkiye’de çalışan kadrodan 33 kişinin yurtdışı görevlere atandığından bahsetti Gökhan Bey.
Gökhan Bey, Vodafone Türkiye’nin misyonunu şu sözlerle açıkladı: “Türkiye’deki herkese ilham vermek... Asıl misyonumuz, Türkiye’nin dijital dönüşümüne liderlik etmektir.”
Yeni mezun alımıyla ilgili de bizleri bilgilendirdi. Geçtiğimiz 5 yılda 16 Sabancı yeni mezunu işe aldıklarını söyledi. “Yeni mezun alıyoruz çünkü liderlerimizi kendimiz yetiştirmek istiyoruz.”, dedi.
Şirketteki kadın çalışan oranını merak ediyorduk, sorduk. %41’miş ve bu oranın azımsanmaması gerektiğini de ekleyerek ortalamasının %23’lerde olduğuna dikkat çekti.
Gökhan Bey, Vodafone Türkiye’nin çok hiyerarşik olmadığını, genel yapıyı açıklayarak aktardı. İşleyiş şemasında, 190 yönetici 30 direktöre bağlıymış. Direktörler de 9 kişilik icra kuruluna (Leadership Team) bağlıymış.

Gökhan Öğüt’ün bakış açısıyla ‘Liderlik’:
Şirketin sloganı olan “Ben Vodafone’um, ben liderim.” Sözünün işaret ettiği gibi şirket içinde liderliğe çok önem veriyor. Bizlere liderliği anlatırken aşağıdaki konulara dikkatimizi çekti.
1) Tek bir ekip olmak: “3300 kişilik bir ekibiz.”,“Senin mi gitmek istediğin hedef önemli, yoksa şirketin mi?”
2) Sorumluluk: “Yapabilirim!”, “vazgeçmemek”, “yakınmamak”
3) Rol model olmak
4) Basitleştirebilmek ve Odaklanabilmek
5) Yenilikçi olmak
6) Cesur olmak
7) Açık olmak
8) Farklı görmek
9) Merak etmek:“soru sormak”

Ne yapmak istediğimizi ve ne yaptığımızı derinlemesine bilmemizin gerekliliğini vurguladı. Buna örnek olarak,“Baz istasyonu diken adam bile ne için yaptığını bilmeli.”, dedi.
Son olarak; fazlasıyla not ortalaması odaklı olmanın hayat başarısının anahtarı olmadığını, o notun ne kadar zeki olduğumuzla alakalı olmadığını ve bizim tercihlerimizi gösterdiğini unutmamamızı tavsiye etti. Tabi bu HR Manuel’lerinde (İnsan Kaynakları Kitapları) yazacak tarzda bir bilgi değildir diye de ekledi. Asıl önemli olanın stajlar, yaptıklarımız ve kendimize kattıklarımız olduğunu vurguladı.
Gökhan Bey’in sunumunda bulunan; Toyota’nın kurucusu, değerli insan Kiichiro Toyoda’nın sözü ile yazımı tamamlıyorum:

“Each person thoroughly fulfilling their duties generates great power that, gathered together in a chain, creates a ring of power.”

Deha ÇUN

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder