Vodafone
Türkiye CEO’su Gökhan Öğüt ile Görüşmemizden Notlar
“Türkiye’deki
herkese ilham vermek için çalışıyoruz”
30 Nisan 2014 Çarşamba
günü, saat 14.00’te Vodafone Türkiye CEO’su Gökhan Öğüt ile keyifli ve dolu
dolu geçen 1 saatlik bir toplantı gerçekleştirdik.Katılan arkadaşlarıma tekrar teşekkür
ederim.
P&G ve Danone
geçmişi olan Gökhan Bey’in “pazarlama mühendisi” olarak anıldığını okumuştum. 19
yıllık çalışma hayatının ardından CEO olmuş kendisi. Bizim için ilham verecek bir
sohbet olacağını tahmin ediyordum.
Okul kulüplerinde aktif
olmanın öneminin altını çizdi ve bizi tebrik etti. Özellikle yönetim kurulu
üyesi arkadaşlara, “Aslında sizler de bir şirket yönetiyorsunuz...”, dedi. Bu
deneyimin çok önemli olduğunu vurguladı ve, kendi yaptığının da çok farklı olmadığını
söyleyerek sözlerine devam etti Gökhan Bey.
Boğaziçi Üniversitesi
yıllarını anımsayarak, kendi hayatından örnekler verdi. Spor Kulübü’ndeki
aktifliğinden ve girişimlerinden bahsetti. Ayrıca ilk iş teklifini de kulüp
çalışmaları aracılığıyla aldığını söyledi. Bilgisayarla tanışmasını ve Mac
öğrenmesini de bu kulübe borçlu olduğunu anlattı. Yapmış olduğu çalışmalardan
duyduğu gurur Gökhan Bey’in cümlelerinden belli oluyordu.
Gökhan Bey, iş
görüşmeleri için de bizlere önemli ipuçları verdi. İş görüşmelerinde kendini
karşındaki kişiye doğru şekilde anlatabilmenin önemini vurguladı. Ardından, “Staj
yapın. Hem de farklı alanlarda yapın.”, dedi. Kendisi de yaptığı bir staj
sonrasında endüstri mühendisliği yapamayacağını anladığını farkettiğinden
bahsetti.
Gökhan Bey, bizlere
görüşmemiz boyunca çeşitli mesajlar verdi. Bunlardan bazıları:
-“Şansınızı zorlayın! Kendinize
birtakım kapılar açıp, şansınızı zorlamaya devam edin!”
- “Ne yapıyorsanız;
istekle ve şevkle yapın!”
- “İşe yeni bile
başlamış olsanız, sanki kırk yıldır çalışıyormuşcasına hareket
edin!”
- “Hiçbir şeyin doğrusu
ya da yanlışı yoktur.” (No need to judge, there is no right or wrong.)
- “Rekabeti sev!”
- “Her krizde bir
pozitif nokta vardır.”
- “Risk almadan başarı
beklenemez.”
CEO olma yolunda iyi
bilinmesi gereken donanımlardan bahsetti. Bunları sırasıyla aktardı: (1)
Pazarlama, (2) Satış, (3) Operasyon.
Kendi profesyonel
yaşamından örnekleri bize anlattı. Sadece pazarlamada kalmamış. Farklı pek çok
departmanda çalışmış. “Operasyon bölümüne de girdim ve orada iyi ki de Endüstri
Mühendisliği bölümünde okumuşum.”, demiş.
Toplantının en can
alıcı noktasını sizlerle paylaşmak istiyorum. Gökhan Bey’in bize yönelttiği bir
soru hepimizin duraksamasına sebep oldu. Soru şuydu; “Kaçınız Vodafone hattı
kullanıyorsunuz?” Ne var ki, hiç böyle bir soruyla karşılaşacağımızı
düşünmemiştik. Aramızdan sadece bir kişi elini kaldırdı ve toplantıya 8 kişi katılmıştık.
Gökhan Bey’in tepkisi esprili bir şekilde oldu. Basit bir hesapla %12,5’imizin
Vodafone kullanmakta olduğu ortaya çıktı. Halbuki Vodafone’un piyasadaki durumu
en başında bile %18’miş. Bize kendimizi sorgulattı. Ek olarak da piyasa payını
CEO’luğa geldiğinden beri %32’lere laştırdığının da altını çizdi.
Gökhan Bey, çalıştığı
her işte yeni birşeyler öğrendiğini ve bunun için ne gerektiyse yaptığını
söyledi. P&G, Pringles ve iLab gibi farklı sektörlerden şirketlerde
çalışmış olmanın ona katkılarından bahsetti. Ayrıca başarıya ulaşmak için ‘corporate’
(kurumsal)bir insan olmanın gerektiğinin altını çizdi.
Gökhan Bey, Danone’da
ve Vodafone’da yapmış olduğu işi ‘turn around yaratmak’ (dönüşüm yaratmak)
olarak adlandırıldığını söyledi. Düşüşte olan bu şirketleri, iş stratejileri
ile dönüşüm yükselişe geçirmiş. Hatta, Vodafone’un küresel krizde Türkiye’de
gösterdiği başarı, London Business School’da örnek vaka olarak okutulmaya
başlanmış.
“Unutmayalım ki herşey
para değil, ciro ve kar değil!”,
dedi. Yapılan işin bir misyon çerçevesinde olmasının gerekliliğinin altını
çizdi. Örneğin; “kadınlar kazansın”, “çocuklar için yoğurt”, vb. başarılı
girişimlere imza atılmış.Özetle, yapılan iş toplumlara ve insanlığa fayda
sağlamalıdır.
Gökhan Bey, bir ürünün
satılması için anahtar olan temel noktaları bizlere açıkladı. Bunlar: (1)
Ürünün iyi olması, (2) İyi tanıtım (ürünün varlığından haberdar etmek), (3)
Hedef kitle.
Vodafone Türkiye’nin
başarılı olduğunuve gitgide gelişmekte olduğunu anlattı. Mağaza sayısı
hızla artırılmış. 700 mağazayı 1200’e; 10.000 alt mağaza da 14.000’e
çıkarılmış. Ayrıca, Türkiye’de çalışan kadrodan 33 kişinin yurtdışı görevlere atandığından bahsetti
Gökhan Bey.
Gökhan Bey, Vodafone
Türkiye’nin misyonunu şu sözlerle açıkladı: “Türkiye’deki herkese ilham
vermek... Asıl misyonumuz, Türkiye’nin dijital dönüşümüne liderlik etmektir.”
Yeni mezun alımıyla
ilgili de bizleri bilgilendirdi. Geçtiğimiz 5 yılda 16 Sabancı yeni mezunu işe
aldıklarını söyledi. “Yeni mezun alıyoruz çünkü liderlerimizi kendimiz
yetiştirmek istiyoruz.”, dedi.
Şirketteki kadın
çalışan oranını merak ediyorduk, sorduk. %41’miş ve bu oranın azımsanmaması
gerektiğini de ekleyerek ortalamasının %23’lerde olduğuna dikkat çekti.
Gökhan Bey, Vodafone
Türkiye’nin çok hiyerarşik olmadığını, genel yapıyı açıklayarak aktardı. İşleyiş
şemasında, 190 yönetici 30 direktöre bağlıymış. Direktörler de 9 kişilik icra
kuruluna (Leadership Team) bağlıymış.
Gökhan Öğüt’ün bakış
açısıyla ‘Liderlik’:
Şirketin sloganı olan “Ben Vodafone’um, ben liderim.” Sözünün
işaret ettiği gibi şirket içinde liderliğe çok önem veriyor. Bizlere liderliği
anlatırken aşağıdaki konulara dikkatimizi çekti.
1) Tek bir ekip olmak:
“3300 kişilik bir ekibiz.”,“Senin mi gitmek istediğin hedef önemli, yoksa
şirketin mi?”
2) Sorumluluk: “Yapabilirim!”,
“vazgeçmemek”, “yakınmamak”
3) Rol model olmak
4) Basitleştirebilmek
ve Odaklanabilmek
5) Yenilikçi olmak
6) Cesur olmak
7) Açık olmak
8) Farklı görmek
9) Merak etmek:“soru
sormak”
Ne yapmak istediğimizi
ve ne yaptığımızı derinlemesine bilmemizin gerekliliğini vurguladı. Buna örnek
olarak,“Baz istasyonu diken adam bile ne için yaptığını bilmeli.”, dedi.
Son olarak; fazlasıyla
not ortalaması odaklı olmanın hayat başarısının anahtarı olmadığını, o notun ne
kadar zeki olduğumuzla alakalı olmadığını ve bizim tercihlerimizi gösterdiğini
unutmamamızı tavsiye etti. Tabi bu HR Manuel’lerinde (İnsan Kaynakları
Kitapları) yazacak tarzda bir bilgi değildir diye de ekledi. Asıl önemli olanın
stajlar, yaptıklarımız ve kendimize kattıklarımız olduğunu vurguladı.
Gökhan Bey’in sunumunda
bulunan; Toyota’nın kurucusu, değerli insan Kiichiro Toyoda’nın sözü ile yazımı
tamamlıyorum:
“Each
person thoroughly fulfilling their duties generates great power that,
gathered together in a chain, creates a ring of power.”
Deha
ÇUN